Pir Sultan Abdal | |
---|---|
Pir Sultan Abdal’ın yaşadığı Banaz köyündeki Pir Sultan heykeli.
|
|
Doğum | Haydar 16. yüzyıl Sivas |
Ölüm | 1547-1590 arası Sivas, Osmanlı İmparatorluğu |
Takma ad | Pir Sultan |
Meslek | Şair, mutasavvıf |
İkamet | Anadolu |
Vatandaşlık | Osmanlı |
Dönem | Halk Edebiyatı |
Tür | Tasavvuf |
Pir Sultan Abdal asıl adı Haydar olan, 16. yüzyılda yaşamış, Alevi-Türk[1] halk şairi ve ozanıdır.
Tarihi kaynaklarda hakkında bilgi bulunmamaktadır.[2] Yaşamının büyük bölümü Sivas’ın Yıldızeli ilçesinin Çırçır bucağına bağlı Banaz köyünde geçmiştir. Kanunî Sultan Süleyman ile İran Şahı I. Tâhmasb zamanında yaşadı. İran şahının tahriki ile Osmanlı Devleti aleyhine olan isyana katıldığı ve İran lehine casusluk yaptığı gerekçesi ile Hızır Paşa tarafından Sivas’ta asıldı. İdam edilerek ölen Pir Sultan Abdal’ın ölümünün, 1547-1551 ya da 1587-1590 yılları arasındaki bir tarih olduğu sanılmaktadır.[3] Ayrıca Pir Sultan Abdal, şiirlerinde Allah, İslam Peygamberi Muhammed, Ali, On İki İmam ve Ehl-i Beyt sevgisini sıkça işlemiştir. Ayrıca sosyal konulara da yer vermiş ve bunları birer sosyal uyarı niteliğinde işlemiştir. Çoğu şiirini nefes tarzında yazmıştır.[3] Alevi bir şair olduğundan Hak-Muhammed-Ali motifini kullanmıştır. Alevi geleneklerine bağlı bir dergâh ortamında yetişmiştir. Alevi ekolü tekke eğitiminin etkisiyle insanlar arasında bu yola çağıran bir şahıs olmuştur. Medrese öğrenimini Erdebil’de görmesine rağmen, diğer bazı halk şairlerinin tersine, Divan Edebiyatı’ndan hiç etkilenmemiştir.[4]
Pir Sultan Abdal, Aleviler arasında Yedi Ulular olarak bilinen Yedi Ulu Ozan’dan birisidir. Genellikle Osmanlı bürokrasisine karşı tutumuyla bilinir.[5] Deyişlerinde eski Türk kültürünü ve Alevi inancını yansıtır.[1] Ölümünün ve deyişlerinin etkisiyle kolektif bir bilinç oluşmuş, onun adına birçok şiir, söz, anı oluşturulmuştur. Anadolu halk kültürünün yaşayan bir ögesi olarak görülmüştür.[5]
”İmam Cafer mezhebine uyarız”, ”Kabe’nin yapısı bina yapısı / İman etse asilerin hepisi / Beş vakit okunur Ayetü’l-kürsi” , ”Kur’an’ın kilidi İhlas-ı şerif” , ”Şeriat göğe çekildi / Alem zulm ile yıkıldı.” gibi beyitlerinden inancına dair görüşleri anlaşılmaktadır.[2]
“Çeke sancağı götüre / Şah İstanbul’a otura / Frenk’ten yessir getire / Horasan’da sala bir gün” beytiyle Safevî şahı taraftarı olduğunu dile getirmiştir. “Kangı kitapta var ol Ömer Osman / Kur’an’da okunan Ali değil mi?” beytiyle Ömer ve Osman’ın kitapta yeri olmadığını ifade etmiştir.[2]
Sivas’ın Hafik ilçesinin Sofular köyünde yaşayan Pir Sultan’ın adını duyup ondan feyiz alan daha sonra Sivas Valisi olan Hızır Paşa tarafından idam edilmiştir.[6] “Çeke sancağı götüre, Şah İstanbul’a otura” mısralarıyla Safevî Devleti taraftarlığı yapması ve bu yöndeki çabalarının idam edilmesine sebep olması muhtemeldir.[2]
Ayrıca, opera sanatçısı ve halk müziği araştırmacısı ve icracısı Ruhi Su, Pir Sultan’ın eserlerinden bazılarını bir albümde toplayarak yorumlamıştır.